Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Historia
i will
Significados de
"i will"
con otros términos en diccionario inglés turco: 181 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
Colloquial
1
Colloquial
I will have you know
expr.
bilmiyorsan öğren
2
Colloquial
I will have you know
expr.
şunu bil ki
3
Colloquial
I will have you know
expr.
bilmen lazım ki
4
Colloquial
I will have you know
expr.
söylemeliyim ki
5
Colloquial
I will have you know
expr.
bil ki
6
Colloquial
iitywybad (If I tell you, will you buy another drink?)
expr.
istesem bana bir içki daha alır mısın/ısmarlar mısın?
7
Colloquial
I will see to it!
expr.
ilgileneceğim!
8
Colloquial
I will see to it!
expr.
bakacağım!
9
Colloquial
I will see to it!
expr.
ilgileneceğim!
10
Colloquial
I will see to it!
expr.
bakacağım!
Idioms
11
Idioms
I will never live it down (humorous)
expr.
bu utançla yaşayamam
Speaking
12
Speaking
I will call you
n.
ararım seni
13
Speaking
I will be glad
interj.
memnun olurum
14
Speaking
I will be there
interj.
orada olacağım
15
Speaking
I will phone
expr.
ararım seni
16
Speaking
I will make him pay for it!
expr.
alacağı olsun!
17
Speaking
I hope you will understand
expr.
anlayışla karşılayacağınızı umuyorum
18
Speaking
I will never do anything to hurt you
expr.
asla seni incitecek bir şey yapmayacağım
19
Speaking
I will not make the same mistakes
expr.
aynı hataları yapmayacağım
20
Speaking
I will never do that
expr.
bunu asla yapmayacağım
21
Speaking
I don't think it will be worth it
expr.
buna değeceğini sanmam
22
Speaking
I will never forget your kindness
expr.
bu iyiliğini asla unutmayacağım
23
Speaking
I will never raise kids in this city
expr.
bu şehirde asla çocuk büyütmeyeceğim
24
Speaking
I will love you till death do us part
expr.
bizi ölüm ayırana dek seni seveceğim
25
Speaking
I believe I will achieve
expr.
başaracağıma inanıyorum
26
Speaking
I will wait up
expr.
bekleyeceğim
27
Speaking
I will help you
expr.
ben sana yardım ederim
28
Speaking
I will never forget your kindness
expr.
bu iyiliğini hiç unutmayacağım
29
Speaking
I will never do it
expr.
bunu asla yapmayacağım
30
Speaking
I will attend the meeting
expr.
ben toplantıya katılacağım
31
Speaking
I will find a way to do it
expr.
bunu yapmanın bir yolunu bulacağım
32
Speaking
I will never forget your kindness
expr.
bu iyiliğini unutmayacağım
33
Speaking
I will be the bigger person
expr.
büyüklük bende kalsın
34
Speaking
I hope you will understand me
expr.
beni anlayışla karşılayacağını umarım
35
Speaking
I need a friend who will support me
expr.
beni destekleyecek bir arkadaşa ihtiyacım var
36
Speaking
I will be here
expr.
ben burada olacağım
37
Speaking
call me, I will help you
expr.
beni arayın yardımcı olurum
38
Speaking
I will call you later
expr.
ben seni sonra ararım
39
Speaking
I know you will understand me
expr.
beni anlayacağını biliyorum
40
Speaking
I will not go through this with you again
expr.
bu konuyu tekrar açmayacağım
41
Speaking
I hope you will understand me
expr.
beni anlayışla karşılayacağınızı umarım
42
Speaking
I will deal with this
expr.
bununla ilgileneceğim
43
Speaking
I will go tomorrow
expr.
ben yarın gideceğim
44
Speaking
I believe I will succeed
expr.
başaracağıma inanıyorum
45
Speaking
I will make him pay for it!
expr.
bunun bedelini ödeyecek!
46
Speaking
I will handle it
expr.
ben hallederim
47
Speaking
I will be there in a little bit
expr.
birazdan oradayım
48
Speaking
I will not go through this with you again
expr.
bu konuşmayı tekrar etmeyeceğim
49
Speaking
I will take care of it
expr.
ben hallederim
50
Speaking
I will knock the daylights out of you
expr.
canına okuyacağım
51
Speaking
I will be so glad
expr.
çok sevinirim
52
Speaking
I will be working
expr.
çalışıyor olacağım
53
Speaking
I will be waiting for your reply
expr.
cevabınızı bekliyorum
54
Speaking
I will be a doctor
expr.
doktor olacağım
55
Speaking
I will be so pleased
expr.
çok mutlu olurum
56
Speaking
I will be so pleased
expr.
çok sevinirim
57
Speaking
I will be so glad
expr.
çok mutlu olurum
58
Speaking
I will think about it
expr.
düşüneceğim
59
Speaking
I will try my hardest
expr.
elimden geleni yapacağım
60
Speaking
I will be glad if you come
expr.
gelirseniz sevinirim
61
Speaking
I will be glad if you come
expr.
gelirseniz memnun olacağım
62
Speaking
I am sure she will forgive you
expr.
eminim ki seni affedecektir
63
Speaking
I will do my utmost
expr.
elimden gelen çabayı göstereceğim
64
Speaking
I will be glad if you come
expr.
gelirseniz beklerim
65
Speaking
I will try my hardest
expr.
elimden gelen çabayı göstereceğim
66
Speaking
I will do my utmost
expr.
elimden geleni yapacağım
67
Speaking
I will miss everyone
expr.
herkesi özleyeceğim
68
Speaking
I am sure you will
expr.
eminim yaparsın
69
Speaking
I will do my best
expr.
elimden gelenin en iyisini yapacağım
70
Speaking
I will try my hardest
expr.
elimden gelenin en iyisini yapacağım
71
Speaking
I will miss you all
expr.
hepinizi özleyeceğim
72
Speaking
I will do my utmost
expr.
elimden gelenin en iyisini yapacağım
73
Speaking
i will be glad if you come
expr.
gelirseniz memnun olurum
74
Speaking
I will be right back
expr.
hemen döneceğim
75
Speaking
I will try to come
expr.
gelmeye çalışacağım
76
Speaking
I will do whatever I can
expr.
elimden geleni yaparım
77
Speaking
I will wake up early
expr.
erken kalkacağım
78
Speaking
I will go
expr.
gideceğim
79
Speaking
I will do whatever it takes
expr.
elimden geleni yaparım
80
Speaking
I will go to the hospital
expr.
hastaneye gideceğim
81
Speaking
I will get a real job
expr.
gerçek bir iş bulacağım
82
Speaking
I will do my best
expr.
elimden geleni yaparım
83
Speaking
i will be glad if you come
expr.
gelirsen memnun olurum
84
Speaking
I will be glad if you come
expr.
gelirsen sevinirim
85
Speaking
I am sure she will forgive you
expr.
eminim ki seni bağışlayacaktır
86
Speaking
I will not labor the point
expr.
işin ayrıntılarına girmeyeceğim
87
Speaking
I will avenge you
expr.
intikamını alacağım
88
Speaking
how will I tell that he/she passed away
expr.
nasıl söylerim öldüğünü
89
Speaking
how will I tell that he/she died
expr.
öldüğünü nasıl söylerim
90
Speaking
I will not forgive myself
expr.
kendimi affetmeyeceğim
91
Speaking
there are so many things i will miss
expr.
özleyeceğim çok fazla şey var
92
Speaking
where will I stay?
expr.
nerede kalacağım?
93
Speaking
I will let you know as soon as I find out
expr.
öğrenir öğrenmez seni bilgilendireceğim
94
Speaking
I will go by bus
expr.
otobüs ile gideceğim
95
Speaking
I will let you know as soon as I figure out
expr.
öğrenir öğrenmez seni bilgilendireceğim
96
Speaking
I will let you know as soon as I find out
expr.
öğrenir öğrenmez sizi bilgilendireceğim
97
Speaking
I will let you know as soon as I find it out
expr.
öğrenir öğrenmez sizi bilgilendireceğim
98
Speaking
I will go there some time
expr.
oraya münasip bir zamanda giderim
99
Speaking
what will I get in return?
expr.
karşılığından ne alacağım?
100
Speaking
how will I tell that he/she died
expr.
nasıl söylerim öldüğünü
101
Speaking
where will I find you?
expr.
nerede olacaksın?
102
Speaking
I will pray for them
expr.
onlar için de dua edeceğim
103
Speaking
I will appreciate it
expr.
memnun olurum
104
Speaking
I will do it however it is you want it done
expr.
nasıl yapılmasını istiyorsan öyle yaparım
105
Speaking
how will I tell that he/she passed away
expr.
öldüğünü nasıl söylerim
106
Speaking
I will make him pay for it!
expr.
ona bunu ödeteceğim!
107
Speaking
I gave her something that will help her sleep
expr.
ona uyumasına yardımcı olacak bir şey verdim
108
Speaking
I will let you know as soon as I find it out
expr.
öğrenir öğrenmez seni bilgilendireceğim
109
Speaking
I will let you know as soon as I figure out
expr.
öğrenir öğrenmez sizi bilgilendireceğim
110
Speaking
I will give you two days to get your head straight
expr.
kafanı toplaman için 2 gün veriyorum sana
111
Speaking
I will make him proud
expr.
onu gurulandıracağım
112
Speaking
I will make him pay for it!
expr.
ona gününü göstereceğim!
113
Speaking
I will be honest with you
expr.
size dürüst olacağım
114
Speaking
how will I know you?
expr.
sizi nasıl tanıyacağım?
115
Speaking
I will never forget you
expr.
sizi hiç unutmayacağım
116
Speaking
I will never forget you
expr.
seni hiç unutmayacağım
117
Speaking
since you asked I will tell you
expr.
sorduğun için sana söyleyeceğim
118
Speaking
since you asked I will tell you
expr.
sorduğun için sana anlatacağım
119
Speaking
I will never leave you
expr.
seni hiçbir zaman terk etmeyeceğim
120
Speaking
I will ship your order today
expr.
siparişinizi bugün yollayacağım
121
Speaking
how will I recognize you?
expr.
sizi nasıl tanıyacağım?
122
Speaking
I will never leave you
expr.
seni asla terk etmeyeceğim
123
Speaking
I will call you
expr.
seni çağıracağım
124
Speaking
I will not disappoint you
expr.
sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım
125
Speaking
where will I find you?
expr.
seni nerede bulurum?
126
Speaking
I will not give you money
expr.
sana para vermeyeceğim
127
Speaking
I will never leave you
expr.
seni hiçbir zaman bırakmayacağım
128
Speaking
I will miss you
expr.
seni özleyeceğim
129
Speaking
I will miss you so much
expr.
seni çok özleyeceğim
130
Speaking
I will plan
expr.
planlarım
131
Speaking
I will never forget you
expr.
sizi asla unutmayacağım
132
Speaking
will I see you again?
expr.
seni tekrar görecek miyim?
133
Speaking
I will assist you under two conditions
expr.
sana iki şartla yardım ederim
134
Speaking
I will give you a raise
expr.
sana zam yapacağım
135
Speaking
I will miss you very much
expr.
seni çok özleyeceğim
136
Speaking
I will never leave you
expr.
seni asla bırakmayacağım
137
Speaking
I will not forget you
expr.
seni unutmayacağım
138
Speaking
nothing I say will matter
expr.
söyleyeceklerim bir şey değiştirmez
139
Speaking
I will help you under two conditions
expr.
sana iki şartla yardım ederim
140
Speaking
I will call you the day after tomorrow
expr.
seni yarından sonraki gün arayacağım
141
Speaking
I will call you
expr.
seni arayacağım
142
Speaking
I will help you
expr.
sana yardım edeceğim
143
Speaking
I will ship your order today
expr.
siparişinizi bugün yolluyorum
144
Speaking
I will ship your order today
expr.
siparişinizi bugün göndereceğim
145
Speaking
I will never forget you
expr.
seni asla unutmayacağım
146
Speaking
I will be glad if you answer my question
expr.
sorumu cevaplarsanız sevinirim
147
Speaking
I will be glad to help you
expr.
sana yardımcı olmaktan memnun olacağım
148
Speaking
I will ship your order today
expr.
siparişinizi bugün gönderiyorum
149
Speaking
I will always love you
expr.
seni daima seveceğim
150
Speaking
I will be honest with you
expr.
sana dürüst olacağım
151
Speaking
I will find you
expr.
seni bulacağım
152
Speaking
I will call you again soon
expr.
sizi sonra tekrar arayacağım
153
Speaking
I will call you later
expr.
seni sonra ararım
154
Speaking
I will always love you my darling
expr.
seni daima seveceğim sevgilim
155
Speaking
how will I recognize you?
expr.
seni nasıl tanıyacağım?
156
Speaking
I will tell you later
expr.
sana daha sonra anlatırım
157
Speaking
I will never forget you
expr.
sizi asla unutmayacağım
158
Speaking
I will give you a call
expr.
seni arayacağım
159
Speaking
how will I know you?
expr.
seni nasıl tanıyacağım?
160
Speaking
I will inform you of the outcome
expr.
sonuç ile (netice ile) ilgili sizleri bilgilendireceğim
161
Speaking
I will let you know
expr.
sana haber vereceğim
162
Speaking
of course I will
expr.
tabii ki yaparım
163
Speaking
I hope you will understand
expr.
umarım anlarsın
164
Speaking
I hope you will be always happy
expr.
umarım daima mutlu olursun
165
Speaking
I hope you will understand
expr.
umarın anlayışla karşılarsın
166
Speaking
I hope you will like it
expr.
umarım beğenirsiniz
167
Speaking
I hope you will like it
expr.
umarım beğenirsin
168
Speaking
I will be in the office tomorrow
expr.
yarın ofiste olacağım
169
Speaking
I will be in the office tomorrow
expr.
yarın ofisteyim
170
Speaking
I will do everything in my power
expr.
(yetkimin elverdiği ölçüde) elimden gelen ne varsa yaparım
171
Speaking
I will figure that out
expr.
(bunu) ben hallederim
172
Speaking
I hope you will accept
expr.
umarım kabul edersin
173
Speaking
I will do it later
expr.
(bunu) sonra yaparım
174
Speaking
I hope you will come to Turkey
expr.
umarım türkiye'ye gelirsin
175
Speaking
I will die alone
expr.
yalnız öleceğim
176
Speaking
I swear to god I will kill you
expr.
yemin ederim ki öldürürüm seni
177
Speaking
I'll be damned if I will
expr.
adam değilim
178
Speaking
I will tell you what I do on a weekday
expr.
size hafta içi bir günde neler yaptığımı anlatacağım
Computer
179
Computer
i will create the page fields
expr.
sayfa alanlarını kendim yaratacağım
Slang
180
Slang
hell will freeze over before i apologize
expr.
özür dileyecek değilim
Modern Slang
181
Modern Slang
alpha cure mom (I will fuck your mom)
expr.
ananı sikeyim
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of i will
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy